fbpx

Kampüste mi yaşamalıyım?

Should I live on a campus?

Bir öğrenci için üniversite yaşantısı birçok yeni deneyim sunar; aileden ilk uzaklaşma ve ergenlik sonrası yetişkinliğe ilk adım atma evresidir.  Özellikle farklı bir şehir veya ülkeye giden öğrenciler için bu süreç daha da yoğun yaşanır. 

Amerika’da kampüs yaşantısı ülkenin kültürel yapısı içinde özel bir yere sahiptir. Filmlere, şarkılara bile konu olduğunu düşünecek olursak, oradaki yaşantı yeni ufuklar keşfetmek için gerçekten çok müsait bir ortamdır.    

Çok büyük bir coğrafyaya sahip olan Amerika, öğrenciler için ülkenin dört bir yanında çok farklı olanaklara sahip kampüs seçenekleri sunar. Kimileri çok merkezi konumlardayken kimileri daha izole yerlerdedir.  Tabi ki, her birinin kendine göre avantajları ve dezavantajları vardır. Burada önemli olan nokta, sizin kendiniz için avantajları çok olan şehri ve kampüsü seçmeniz.

Özellikle ABD’ye yurtdışından gelen bir öğrenciyseniz, kampüs konaklama seçenekleri arasında en mantıklı olanıdır. Ortama adaptasyon ve arkadaş edinmek gibi çok önemli konuları çok daha hızlı aşmanızı sağlar. Maddi açından da diğer seçeneklerden çoğu zaman daha avantajlıdır. Hiçbir çaba sarf etmeden arkadaş edinip, sosyal ortamlara girebilecek olmak o yaşta bir bireyin gelişimi için çok değerlidir. Okuldan uzakta tutulan bir evin size hem zaman hem de yol parası gibi negatif etkileri olacaktır. Sosyalleşme konusundaki zorluklarından bahsetmiyorum bile…

Peki yurtta yaşamanın hiç mi zorlukları yok diye soracak olursanız, tabi ki var. Ortak banyo kullanımı veya çok kalabalık odalarda yaşamak gibi insanı zorlayabilecek durumlar ortaya çıkabiliyor.  Fakat bu koşullar size uymuyorsa diğer seçenekleri değerlendirmek yine sizin elinizde. Bu örneğini vermiş olduğum durumlardan rahatsız olmayan çokça öğrenci var. Bu tip durumlar tamamen kişinin hayata bakışı ve yaşayış biçimiyle alakaladır. 

Çoğu kişiye sorsanız bir insanın en güzel yılları üniversite yıllarıdır. Çünkü en rahat ve özgür senelerdir. İlgi duyduğunuz alanda yüksek eğitim alıyor olmak ve yepyeni bir ortamın içinde sosyalleşmek sizin ileride kim olacağınızı şekillendirir. Edindiğiniz kontaklar ve kurmuş olduğunuz arkadaşlıklar belki de ileride karlı bir iş ortaklığı kurmanıza yardımcı olur. 

Artık internet sayesinde hiç duymadığımız bir konu hakkında bile hızlıca bilgi sahibi olabiliyoruz. Örneğin, bütün öğrenim hayatını Türkiye’de geçirmiş bir öğrenci, üniversite için ABD’ye gitmeyi düşünürken oradaki yaşantıyı ve olanakları çok rahat araştırabiliyor. Bu da çok daha tutarlı karar verebilmesini sağlıyor. Eskiden bu tip bilgilere ulaşmak çok daha zordu, her zaman bir bilinmezlik vardı. Şimdi ise bloglar, forumlar ve Youtube videoları sayesinde bu tip konular hakkında rahatça fikir edinebiliyorsunuz. Böylece yolunuzu çizmeniz de bir hayli kolaylaşıyor. 

Son olarak değineceğim konu ise kampüsteki iş olanakları. OPT (Optional Practical Training) ve CPT (Curricular Practical Training) adı verilen çalışma imkanları öğrencilerin okurken para kazanmasına ve iş tecrübesi edinmelerine olanak sağlıyor. Bu deneyim bir öğrencinin ilerleyen senelerde iş dünyasına atıldığı zaman onu rakipleri karşısında daha güçlü kılacaktır. O yaşlarda edindiği tecrübe ona olgunluk ve disiplin getireceği için iş dünyasında basamakları hızlıca tırmanmasına yardım eder.

Kısacası, eğer Amerika’da üniversite okumak gibi bir planınız varsa kesinlikle yurt yaşantısını deneyimlemenizi öneririm. 1 sene bile olsa bunu denemeniz size hiçbir şey kaybettirmeyeceği gibi aksine size çok şeyler katacaktır. Sosyal ve akademik gelişiminiz için kampüs yaşamından daha uygun bir yer bulmak çok zordur. Kampüste geçirilen süreyi en verimli şekilde geçirerek, belli bir olgunluk ve bilgi seviyesine ulaşmak öğrencinin yapabileceği en doğru seçimdir. 

Seçimlerimizin bizi belirlediği bu dünyada doğru seçimleri yapmanız dileğiyle…

©One Key Visa Inc. | All Rights Reserved